Ayırt Edici ve Tanımlayıcı Nitelik Ekseninde MR & MRS İbaresi
Mal ve hizmetlerin benzerlerinden ayırt edilmesini sağlamak amacıyla bir işareti tescil konusu haline getiren kimse kural olarak bu işareti seçme konusunda serbesttir. Bu serbestinin aşması gereken ilk eşik, Sınai Mülkiyet Kanunun “Marka tescilinde mutlak ret nedenleri” başlıklı 5. maddesinin 1. fıkrasında sayılan kıstaslardır. Bir diğer ifadeyle, bir işaretin marka olarak tescil edilip edilemeyeceği anılan maddedeki ret gerekçelerini içerip içermemesiyle bağlantılıdır. Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından re’sen incelenen mutlak ret nedenlerinin Sınai Mülkiyet Kanununun 18. maddesi uyarınca ilgili kişiler tarafından da ileri sürülmesi mümkündür. Herhalde Kurumun inceleme neticesinde vereceği karar, iptal veya hükümsüzlüğüne mahkemece karar verilene kadar sahibine mutlak ve münhasır yetkiler veren marka hakkının kazanılması noktasında hayati bir öneme sahiptir.
Kurum, 04.06.2020 tarihli Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu kararında, Markalar Dairesi Başkanlığı tarafından Sınai Mülkiyet Kanunun 5. maddesinin 1. fıkrasının b ve c bendine dayalı olarak reddettiği MR & MRS ibareli başvuruyu karara itiraz üzerine ele alarak, başvurunun tanımlayıcı olmadığına ve ibarenin tescil talep edilen mallar bakımından asgari düzeyde ayırt edici niteliğinin bulunduğuna karar vermiştir.
Giyim sektöründe faaliyet gösteren İtalyan başvuru sahibi, MR & MRS ibaresini 14., 18. ve 25. sınıflarda yer alan muhtelif emtialar açısından tescil ettirmek için başvuru yapmıştır. Markalar Dairesi, söz konusu ibarenin, sadece “evcil hayvanlar için kıyafetler ve hayvanlar için tasmalar” emtiası bakımından marka olarak tescil edilebileceğine, bu emtia dışındaki mallar açısından ise ayırt edici nitelik yoksun ve tanımlayıcı olduğuna karar vermiştir. Başvuru sahibi bu karara karşı,
– Uzun zamandır kullanılması sebebiyle ortalama tüketici tarafından zaten bir marka olarak algılanan ve Türkçe’de de BAY & BAYAN anlamına gelen MR & MRS ibaresinin anlam olarak reddedilen emtiaları yansıtmadığını; sektörel anlamda kadınlara, erkeklere veya hem kadın hem de erkeklere ait olan aksesuarların, kıyafetlerin MR ve MRS ibareleriyle değil WOMEN, MEN ve UNISEX kelimeleriyle ifade edildiğini,
– MR & MRS ibaresi ile kapsadığı emtialar arasında özel ve doğrudan bir ilişkinin bulunmadığı gibi bu ibarenin emtiaların bir özelliğini de doğrudan doğruya ve derhal düşündürmediği
gerekçeleriyle Markalar Dairesi Başkanlığı kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
Başvuru ile ilgili nihai kararı vermek üzere itirazı ele alan Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu, öncelikle bir başvurunun Sınai Mülkiyet Kanununun 5.maddesinin 1.fıkrasının b bendi uyarınca reddedilebilmesi için, markanın asli işlevi olarak nitelendirilen kaynak gösterme fonksiyonunu yerine getirememesi gerektiğinin altını çizmiştir. Bu durumun aşamalı bir incelemeyle tespit edileceğini belirten Kurul, tescil konusu ibarenin ilk olarak kapsadığı mal ve/veya hizmetler sonrasında da ilgili mal ve/veya hizmetlerin hitap ettiği tüketicilerin algısı açısından değerlendirilmesi gerektiğini vurgulamıştır. Sınai Mülkiyet Kanunun 5.maddesinin 1. fıkrasının c bendinde yer alan düzenlemenin ruhunu ortaya koyma anlamında da önemli tespitler içeren kararda Kurul, anılan düzenleme ile kanun koyucunun varmak istediği neticeyi, “bir markanın, esas unsur olarak tanımlayıcı işaret ve adlandırmaları içermesini engelleme” olarak izah etmiştir. Böylece, nitelikleri gereği herkesin kullanımına açık olması gereken ibarelerin kamu yararı çerçevesinde kimsenin tekeline verilemeyeceğini bir kez daha vurgulamıştır. Akabinde ise bir işaretin tanımlayıcı olarak nitelendirilebilmesi için göz önünde tutulması gereken kurallara değinen Kurul, ancak mal veya hizmetin bir özelliğini hiçbir zihni çaba harcamaksızın, derhal akla getiren ibarelerin tanımlayıcı olarak vasıflandırılabileceğini sadece bir mal veya hizmeti çağrıştıran, dolaylı bir şekilde akla getiren veya anımsatan işaretlerin tanımlayıcı mahiyette olmadığını ifade etmiştir.
İfade edilen ilkeleri somut olaya uygulayan Kurul, başvuru konusu markada yer alan ibarenin, kapsadığı emtialar çerçevesinde ilgili tüketiciler nezdinde bir karşılığı olmadığını, sektörde söz konusu ürünler için MR & MRS ibaresinin değil, “men, women, unisex” gibi ifadelerin kullanıldığını belirterek başvuruya konu MR & MRS ibaresinin tanımlayıcı olarak nitelendirilemeyeceği ve tescil edilebilmesi için asgari düzeyde ayırt edici nitelikte olduğu kanaatine varmıştır.
Kurul kararı ile hem ayırt edici nitelikten yoksun ibare ifadesinin neye karşılık geldiği hem de bir ibarenin hangi hallerde tanımlayıcı olarak vasıflandırılacağı ortaya konulmuş, ret kararlarında sıklıkla gerekçe olan gösterilen iki husus ayrıntılı olarak izah edilmiştir. Buna göre, ortalama tüketici nezdindeki karşılığı itibariyle kaynak gösterme fonksiyonunu yerine getiren ibarelerin ve kapsadığı emtiaları dolaylı olarak anımsatan ifadelerin Sınai Mülkiyet Kanunun 5.maddesinin 1. fıkrasının b ve c bendi kapsamında değerlendirilmesinin mümkün olmadığı kabul edilmelidir.